ASTSUBAYLARIN STATÜ SORUNU YOKTUR: YASAL VE ALGISAL PERSPEKTİF

DİVİTİMDEN DAMLAYAN
ASTSUBAYLARIN STATÜ SORUNU YOKTUR: YASAL VE ALGISAL PERSPEKTİF
Bazı çevrelerce dile getirilen “astsubayların statü sorunu” kavramı, hukuki dayanak açısından gerçekçi bir argüman değildir. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içinde astsubaylar, açıkça 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu kapsamında statüye sahip bir meslek grubudur. Ancak bu konunun sürekli gündemde olmasının nedeni, hukuki dayanaktan ziyade bazı algı ve uygulama farklılıklarından kaynaklanmaktadır.
1. Statü Kavramının Hukuki Tanımı ve Astsubaylık Mesleği
Statü, bireyin toplum içindeki yasal ve toplumsal yerini, haklarını ve yükümlülüklerini belirleyen bir kavramdır. Astsubaylar 926 sayılı Kanun kapsamında tanımlanmakta olup, bu kanun subay ve astsubayların eğitim, terfi, görevlendirme, özlük hakları ve görev tanımlarını belirlemektedir. Bu noktada astsubayların statüsünün olmadığı iddiaları hukuken geçersizdir.
Ayrıca, 926 sayılı Kanun’un öncesinde de astsubaylık, 5802 sayılı Astsubay Kanunu ile düzenlenmiştir. Dolayısıyla, tarihsel süreç içinde astsubaylar her zaman belirli bir statüye sahip olmuşlardır. Statü kavramı, özlük haklarıyla doğrudan bağlantılı olmasa da özlük haklarının iyileştirilmesi sürecinde yanlış bir eksene oturtulmaktadır.
2. Astsubayların Görev ve Sorumlulukları: Statü Farklılığı Değil, İş Bölümü
Türk Silahlı Kuvvetleri hiyerarşik bir yapıya sahiptir ve her kademedeki personelin belirli sorumlulukları vardır.
Subaylar karar alma mekanizmalarında, yönetim kademelerinde ve komuta pozisyonlarında yer alırlar.
Astsubaylar, teknik, lojistik ve operasyonel alanlarda uzmanlaşmış personel olarak ordunun etkinliğini sağlayan temel unsurlar arasındadır.
Bu görev tanımları statü farklılıklarından değil, iş bölümünün gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Subay ve astsubayların farklı yetki ve sorumluluklara sahip olarak atanması askeri disiplinin ve görev dağılımının doğal bir sonucudur.
3. Hukuki ve İdari Düzenlemelerde Ayrı Kanunların Getirdiği Farklılıklar
Astsubayların özlük haklarının belirlenmesi, tazminat ve terfi süreçleri 926 sayılı Kanun ile düzenlenmiştir. Kamu görevlileri için genel düzenlemeler içeren 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’ndan ayrı bir düzenleme getirilmesinin başlıca nedenleri şunlardır:
Görev ve sorumluluklar farklıdır,
Hizmet şartları ve disiplin kuralları askeri hiyerarşiye göre belirlenir,
Atanma, terfi ve emeklilik şartları sivil bürokrasiden farklıdır.
Dolayısıyla astsubayların özlük haklarına ilişkin sorunlar statü eksikliğinden değil, askeri bürokrasideki bazı uygulamalardan kaynaklanmaktadır.
4. Uluslararası Karşılaştırmalar: Astsubay Statüsü ve Özlük Hakları
TSK’daki astsubaylık sistemi, NATO üyesi ülkelerdeki sistemlerle büyük ölçüde benzerlik göstermektedir.
ABD Silahlı Kuvvetleri’nde “Non-Commissioned Officer” (NCO) statüsündeki astsubaylar, teknik uzmanlar ve birlik liderleri olarak görev yapmaktadır.
Alman ordusunda, Unteroffizier rütbesine sahip personel, askeri sistemin belkemiği olarak görülmektedir.
İngiltere’de, “Warrant Officer” ve “Sergeant” rütbeleri altında görev yapan astsubaylar, askeri eğitim ve operasyonel alanlarda önemli roller üstlenmektedir.
Bu ülkelerdeki astsubaylara sağlanan özlük hakları, hizmet süreleri ve tazminatlar konusunda farklılıklar olsa da statüleri tartışmalı bir konu olmaktan uzaktır. Türkiye’deki astsubaylar benzer bir statüye sahip olsa daözlük haklarında iyileştirme taleplerini bu statü çerçevesinde ele almak daha doğru olacaktır.
5. Astsubayların Tazminat ve Özlük Hakları Konusundaki Talepleri
Astsubayların en çok gündeme getirdiği konular arasında: Tazminatlar,Ek göstergeler ve maaş cetvelleri, Terfi süreleri ve kariyer planlaması, Emeklilik hakları, Sosyal haklar (lojman, sağlık, eğitim gibi konular) yer almaktadır.
Bu talepler “statü eksikliği” temelinde değil, mesleki gelişim, motivasyon ve performans odaklı bir yaklaşım temelinde değerlendirilmelidir. Başka bir deyişle, astsubayların özlük hakları konusunda iyileştirmeler yapılması gerektiği açıktır, ancak bu onların statüsüz olduğu anlamına gelmez.
6. Sonuç: Statü Sorunu Değil, Özlük Haklarının Güçlendirilmesi Gerekiyor
Astsubaylar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin asli unsurlarından biridir ve 926 sayılı Kanun çerçevesinde hukuki statüleri açıkça tanımlanmıştır. Statüleri belirgin olmasına rağmen özlük hakları ve tazminatlar konusunda eksiklikler bulunabilir. Bu nedenle, taleplerin “statü sorunu” adı altında ele alınması yerine, özlük haklarının geliştirilmesi çerçevesinde değerlendirilmesi daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Statü, hukuki bir kavramdır ve astsubaylar bu statüye sahiptir. Ancak, askeri personelin haklarının daha da iyileştirilmesi, moral ve motivasyonlarının artırılması için yeni düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu da bir gerçektir. Bu noktada, ilgili makamların, astsubayların haklarını güçlendirmeye yönelik yapıcı adımlar atması, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin etkinliğini daha da artıracaktır.
27 Mart 2025 ANKARA