Em. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ Astsubaylara Ne Haklar Vermiş, Astsubayların Haberi Yok.
Em. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ Astsubaylara Ne Haklar Vermiş, Astsubayların Haberi Yok.
Ben emekli astsubay olarak, astsubay hazırlama okullarında çok iyi eğittiklerini fakat mezun olduğumuzda diplomalarımız MEB.lığına onaylatılmadığından 10 yıl üniversite imtihanlarına giremedik ,okuma ve eğitim haklarımızı engellediniz dedim. Astsubaylara ne haklar ve imkanlar sağlamışlar ki bizlerin haberi yok. Em.K.Per.Asb. Ahmet ÖZTAŞ ANTALYA
Anayasaya aykırı adaletsiz bir oranda İSTİFA HAKKI OLMAKSIZIN 15 YIL MECBURİ HİZMET astsubayların okuma ve yükselme haklarını gasp etmektedir.
Mekân: Antalya kitap fuarı,
Târih: 26 Ekim 2024, Cumartesi.
Konuşmacı: Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker BAŞBUĞ.
Soru soran Em.K.Per.Asb. Ahmet ÖZTAŞ: Ben emekli astsubayım. Hazırlama okullarında bizler kolejlerden daha başarılı idik. Fakat bizim lise diplomamızı bile onaylatmadınız.
İlker BAŞBUĞ: (burnunu silerek) Eyvah, eyvah.
A.Ö: Okuma imkânlarımızı kısıtladınız.
İ.B: Astsubaylar ile ilgili “akademiyi“ biz açtık. Benim zamanımda. Astsubayların yetişmesi için “akademiyi“ biz açdık. Bak. “Akademik eğitim“ filan. Tabi sorunları var astsubayların. Bütün sorunlarını çözemedik. Keşke çözebilse idik. 30 Ağustos’da Gazi Orduevine, pardon Merkez orduevine astsubayları ben çağırdım. Resepsiyona. Evet oraya geldiler. Ama bütün sorunlarını çözemedik. Subayların da sorunları var, astsubayların da sorunları var. Var hepsinin neyse girmeyelim.
Kaderin cilvesine bakınız ki; Genelkurmay Başkanı iken İlker BAŞBUĞ’un Merkez subay orduevinde 2008 senesinde verdiği 30 Ağustos Zafer Bayramı dâvetine Deniz Kuvvetleri Komutanlığından ben Şükrü IRBIK da gitmiş idim. 33 senelik askerliğim boyunca ilk ve son smokini o gece, orada giymiş idim. Kendisi ile resim çekdirmek isdediğimi Emir subayına söyledim. Emir subayının kendisine gidip isdeğimi söylediğini gördüm. Sonra yanıma gelecek kadar nâzik davranan Emir subayı bana “durum hassas başçavuşum, Komutanımız resim vermiyor” demiş idi.
Kara Astsubay sınıfı 1927 senesinde teşkil edildi.
(https://www.emekliassubaylar.org/asubay-tefrikasi-14/)
Deniz Astsubay sınıfı 1929 senesinde teşkil edildi.
(https://www.emekliassubaylar.org/asubay-tefrikasi-12/)
• Kara astsubay sınıfı; “gedikli küçük zâbit“ isimi ile teşkil edildiği 1927 senesinden 1935 senesine kadar “gedikli küçük zâbit“ sınıfına kendi parası ile okuma yasağı yok idi.
• 1935 senesine kadar “gedikli erbaş“ olarak isimi değişdirilen astsubay sınıfına 1950 senesine kadar gene kendi parası ile okuma yasağı yok idi.
“Gedikli küçük zâbit“ sınıfı “1935 senesinde “gedikli erbaş“ sınıfına tenzil edildi. Bu tenzil yetmiyor imiş gibi Genelkurmay Başkanları ve Millî Savunma Bakanları “gedikli erbaşlara“ 5619 Sayılı Kânun ile 1950 senesinde “okuma yasağı“ getirdi.
“Gedikli erbaş“ sınıfı 5802 Sayılı Kânun ile 1951 senesinde “astsubay“ sınıfına tensiken nakil edildi. 5619 Sayılı Kânun ile “gedikli erbaş“ sınıfına verilen kendi parası ile “okuma“ cezâsı “astsubay“ sınıfına da aynen tatbik edildi.
Gedikli erbaşlar; Gedikli erbaş okullarında “ortaokul“ seviyesinde eğitim-öğretim aldılar. Fakat Tevhid-i Tedrisât Kânunu müfredâtına uygun eğitim-öğretim verilmediği gerekcesi ile Millî Eğitim Bakanlığı, “gedikli erbaş“lara Millî Savunma Bakanlığının verdiği diplomaya “ortaokul“ denkliği vermedi.
5802 Sayılı Astsubay Kânunu ile 1951 senesinde astsubayların eğitim-öğretimi lise seviyesine yükseltildi. Tevhid-i Tedrisât Kânunu müfredâtına uygun eğitim-öğretim verilmediği gerekcesi ile Millî Eğitim Bakanlığı bu kez de astsubayların lise diplomasına denklik vermedi. Em.K.Per.Asb. Ahmet ÖZTAŞ’ın bahsetdiği “eğitim-öğretim yasağı”, astsubaylara işde, bu senelerde verilen yasakdır.
Genelkurmay Başkanları ve Genelkurmay Başkanlarının emir eri gibi muamele etdiği Millî Savunma Bakanları astsubaylara verdikleri eğitim-öğretimin Millî Eğitim müfredâtının dışında kalması için ellerinden gelen her türlü hileyi arkalarına koymadılar.
Lise eğitim-öğretimi verdiği hâlde Millî Eğitim Bakanlığının denkliğini tanıdığı lise diploması vermeyen Genelkurmay Başkanları ve Millî Savunma Bakanlarının astsubaylara verdikleri bu gizli “okuma“ yasağı 2002 senesine kadar tam 51 sene devam etdi.
2002 senesine gelindiğinde, astsubay okullarının seviyesi; YÖK’ün denklik verdiği “ön lisans“ düzeyine çıkartıldı. Halbuki devlete ait üniversitelerdeki iki senelik okullar 40 sene evvelinden “ön lisans“ düzeyine çıkartılmış idi. Türk eğitim târihinde “ön lisans“ seviyesine en son olarak yükseltilen okullar, ne acıdır ki, astsubay okullarıdır.
Bugün bile Genelkurmay Başkanları ve Millî Savunma Bakanları; astsubaylara kasıtlı olarak YÖK’ün denkliğini tanımadığı sözde “eğitim” vermeye devam ediyor. Verdikleri bu sözde “eğitim”in “kurs” olduğunu da biz astsubayların bilmediğimizi zannediyorlar. Yazık…
Astsubay okulları mezunlarına verilen ortaokul ve lise diplomalarına Millî Eğitim Bakanlığı denklik vermedi.
Bugün ise astsubaylara verdikleri ve adına “Astsubay Üst Karargah Hizmetleri Eğitimi“ dedikleri 34 haftalık ucube eğitimi, YÖK tanımıyor.
Genelkurmay Başkanları ve Millî Savunma Bakanlarının astsubaylara 1935 senesindeki bakış açısı ne ise, o bakış açısı bugün de aynı şekilde önümüzdedir.
Astsubayları kendi parası ile okumasını yasakladılar, Çünkü; okuyan, kendini gelişdiren astsubayları, subaylar kendi menfaatleri bakımından hep tehlikeli buldular.
• Astsubaylara 20 sene “ortaokul” eğitim verdiniz; diplomayı Millî Eğitim Bakanlığı kabul etmedi,
• Astsubaylara 50 sene “lise” eğitim verdiniz; diplomayı Millî Eğitim Bakanlığı gene kabul etmedi,
• Lise sonrası bir senelik “eğitim” verdiniz; 1981’den sonra diplomayı YÖK kabul etmedi,
• 2012 senesinde beri astsubaylara; “Astsubay Üst Karargah Hizmetleri Eğitimi“ dediğiniz ucube bir eğitim veriyorsunuz. Bu sözde “eğitimi” de 12 seneden beri YÖK gene tanımıyor.
1935 senesinden beri astsubaylara verilen “eğitim” hep Millî Eğitim ve YÖK Kânunları dışında bırakıldı.
Subayların astsubaylara kurdukları “eğitim tuzağı” bu kez de “Astsubay Üst Karargah Hizmetleri Eğitimi“ üzerinden devam ediyor.
Kitabını imzâlamak için dâvet edildiği Antalya Kitap Fuarında eski Genelkurmay Başkanlarından emekli orgeneral İlker BAŞBUĞ; astsubayların eğitim alması için “akademiyi“ ben açdım diyor. İlker BAŞBUĞ’un bu beyânı hakkında ben Şükrü IRBIK’ın suâlleri şunlardır;
• Bugün astsubaylara verdikleri ve adına “Astsubay Üst Karargah Hizmetleri Eğitimi“ dedikleri 34 haftalık ucube “eğitimi” YÖK tanıyor mu?
• YÖK’ün tanımadığı ve denkliğini kabul etmediği ve dahi YÖK’e göre gayri meşru bir faaliyete, “eğitim“ denilebilir mi?
• YÖK’e göre gayri meşru olan bu ucube “eğitim“in kime, ne faydası olmuşdur?
• “Kurs” ile “eğitim” arasındaki ve “belge” ile “diploma” arasındaki ıstılâh farkını biliyor musunuz?
• Genelkurmay Başkanlığınız döneminde hazırlatdığınız Yönergede “Astsubay Üst Karargah Hizmetleri Eğitimi“ dediğiniz ucube kursun adına bugün Antalya’da “akademi“ demeniz bir çelişki değil midir?
• Amerikan Genel Kurmayının “akademi“ eğitimini Amerikan ordusunda “erbaşlara“ verdiğini biliyor musunuz?
• “Sizin Genelkurmay Başkanlığınız döneminizde Amerika’ya sözde “akademi“ eğitimine gönderdiğiniz en kıdemli astsubaylarınıza Amerikalı “erbaş“lar ile kurs verildiğini ve “erbaş” muamelesi yapdıklarını biliyor musunuz? (https://www.emekliassubaylar.org/asubay-tefrikasi-11/)
Genelkurmay Başkanları ve Millî Savunma Bakanları;
Astsubaylara verdikleri haklarda hep bir tarafını eksik bırakdılar.
Astsubay sınıfının teşkil edildiği târihden bugüne 100 sene geçdi.
Fakat
Subay sınıfının astsubay sınıfına bakışında zerre fark yok!
Ebediyyen olmayacak da …
Subaylar ve ötekiler…
TSK da Mecburi Hizmet Adaletsizliği için TIKLAYINIZ
