TEMAD Nereye Gidiyor.
DİVİTİMDEN DAMLAYAN
FOTOĞRAFLAR GÜLÜMSETİYOR, PEKİ YA SESSİZ VE SİTEMKÂR GİDİŞLER?
TEMAD şubelerinin sosyal medyada paylaştığı fotoğraf kareleri, yeni katılan meslektaşlarımızın heyecanını, umudunu ve aidiyet duygusunu yansıtıyor. Bu görüntüler, kurumsal kimliğimizin büyüdüğünün, güçlendiğinin ve daha da görünür olduğunun kanıtı. Yeni üyeler, taze bir enerji ve motivasyon kaynağı olurken, henüz aramızda üyelik vasfı ile olmayanlar için de bir davet niteliği taşıyor.
Yeni Katılanlarla Güçleniyoruz, Ayrılanları Dinliyor muyuz?
Ancak bu coşkulu tablonun gölgesinde, dikkatle ele almamız gereken bir gerçek var: Bazı meslektaşlarımızın sessizce kapıyı çekip gitmesi, bazılarının ise memnuniyetsizliğini açıkça dile getirerek ayrılması…
Kalıcı başarı ancak tüm üyelerimizin kendilerini “değerli” hissetmeleri ile mümkündür. Ayrılanların şikâyetleri, yapımızdaki eksikliklerin ipuçları olabilir. Onları dinlemek, iletişim kanallarını açık tutmak ve çözüm odaklı bir yaklaşımla yaklaşmak TEMAD’ın geleceği için kritik öneme sahiptir.
Büyümenin Sessiz Bedeli: Neden Ayrılıyorlar?
Üye sayısındaki artış, kurumsal gücümüz adına sevindirici. Ancak niceliksel büyüme, niteliksel bağlılığın yerini tutmaz.
Peki, ayrılmak isteyen bir meslektaşımıza bu değeri hissettirebilir miyiz? TEMAD’ın sunduğu dayanışma ruhunu anlatmak için çaba harcıyor muyuz? Gerçek birliğin sadece nicelikle değil, aidiyet duygusunu besleyerek ve sorunları çözerek de mümkün olduğunu unutmamalıyız. Sessiz kalmak yerine ayrılanları anlamaya çalışmak belki de birliğimizi güçlendirecek en önemli adımdır.
Acaba son dönemde TEMAD’dan ayrılan veya ayrılmayı düşünen meslektaşlarımızın sesine kulak veriyor muyuz?
– Dinlenmiş ve değer görmüş hissediyorlar mı?
– Şikâyetleri ciddiye alınıyor mu?
– Ayrılmalarını engellemek için samimi bir diyalog kuruluyor mu?
Yoksa “Giden gider, kalan sağlar bizimdir” anlayışıyla, bu kayıpları doğal mı karşılıyoruz?
Her Üye Bir Değerdir, Gidenin Ardından Sessiz Kalmayalım…
“Birlik olmadan güç olmaz” sözünü sıkça kullanıyoruz. Peki bu birlik, yalnızca yeni katılımlarla mı sağlanır? Ayrılan her üye, aslında bir özeleştiri fırsatıdır.
– Neden gidiyorlar?
– Hangi ihtiyaçları karşılanmıyor?
– TEMAD onlara aidiyet hissini neden veremedi?
Bu soruları sormak ve yanıt aramak, örgütümüzün sürdürülebilirliği için hayati önem taşıyor.
Fotoğraflar Gülümsetirken, Sitemkâr Gidişler Bize Ne Anlatıyor?
Sosyal medyadaki neşeli fotoğraflar, geçici bir motivasyon sağlayabilir. Ancak gerçek güç, tüm üyelerin kendini “değerli” hissetmesiyle mümkündür.
Ayrılanların sitemleri, belki de yapısal eksikliklerimizin bir yansımasıdır.
– İletişim kanalları yeterince açık mı?
– Karar mekanizmalarında üyelerin katılımı sağlanıyor mu?
– Sorunlar çözüm odaklı mı ele alınıyor, yoksa görmezden mi geliniyor?
Giden Gider mi, Yoksa Kazanmak İçin Uğraşılır mı?
“Her üye bir değerdir” ilkesini benimsiyorsak, gidenleri anlamak ve geri kazanmak için çaba göstermeliyiz.
– Ayrılanlarla birebir iletişim kuruluyor mu?
– Onların geri dönmesini sağlayacak adımlar atılıyor mu?
– Yoksa “zaten gitmiş” diyerek, bir fırsatı daha mı kaybediyoruz?
Gerçek dayanışma, yalnızca yeni katılımlarla değil, var olanı korumakla mümkündür.
Birliktelik, Sahip Çıkmakla Güçlenir
TEMAD’ın gücü, yalnızca sayısal artışla değil, her bir üyenin kendini bu çatı altında “evinde” hissetmesiyle anlam kazanır.
– Dinleyelim.
– Anlayalım.
– Sahip çıkalım.
Giden Gider mi, Yoksa Kazanmak İçin Uğraşılır mı?
Birliktelik Sadece Sayıyla Değil, Sahip Çıkmakla Olur.
Unutmayalım: Birlik, ancak kalanın değil, gidenin de sesine kulak verdiğimizde gerçek olur.
Gidenlerin ardından sessiz kalmayalım. Çünkü birlik, sadece rakamlarla değil, yüreklerle büyür.
Değerli Meslektaşım Emekli Kıdemli Başçavuş Ayhan ÇELTİKÇİ’yeİTHAFEN
10 Nisan 2025 ANKARA
